10 Ağustos 2013 Cumartesi

"Devlet", "Kamu", "Özgürlük" ve "Dayanışma" üzerine...

Desen: Zeycan Alkış

"Devlet", Aristokrat sınıfın baskı aracı olarak, yukarıdan aşağıya doğru yetki devredilerek işleyen bir yapıdır. Devlet, "devlet" olarak kaldığı sürece, yönetilenlerin, tepeden yetki almış bürokrasinin, tepelerinde salladığı Demokles'in kılıcından kurtulma olanağı yoktur. 

Gerçek demokrasilerde, vatandaşın yetki devredeceği "kamu" kavramı ise, toplumsal gereksemelerden yola çıkan, aşağıdan yukarıya doğru yetkilendirilmiş toplumsal yapıyı anlatır. Bunun adı "devlet" değil, "kamu"dur.
"Devlet varsa özgürlük yoktur. Özgürlük olduğunda devlet olmayacaktır."  V.I.Lenin
Gezi Parkı Direnişi, dünyada, devletin çökme, "kamu"nun oluşma sürecinde önemli bir adım, önemli bir köşetaşı olmuştur!.. 

Her görüşten Dünya insanları 1935'te ilk kez birleşerek Franko'nun Faşist İspanya'sına karşı direndiler... Öyküleri çok çeşitli müziklerle, şiirlerle, Ernest Hemingway'ın "Çanlar Kimin İçin Çalıyor" ve Andre Malraux'nun "Umut" romanında anlatılır. 
https://www.facebook.com/photo.php?v=1390252007855531&set=vb.565058956879874&type=2&theater

İkinci kez "Çiçek Çocukları" adıyla 1960'lı yıllarda bütün yerleşik geleneklere karşı durdular, öyküleri Milos Forman'ın "Hair/Saç - Bırak Güneş İçeri Girsin" filminde anlatılır. 
http://www.imdb.com/title/tt0079261/

Üçüncü ve şimdilik son kez, 2013, 29 Mayısında İstanbul'da Gezi Parkı Direnişi için birleştiler. Öyküleri çeşitli müziklerle, fotoğraflarla, çizimlerle, sloganlarla anlatıldı, anlatılıyor. Kim bilir daha neler geliyor...

Gelecek, "dayanışmanın zaferi"yle oluşacak, anlaşılıyor!..

Dünün "kula kul olma" dünyası, bugünün "köşe dönücü" sermaye dünyası artık "dayanışma"nın dünyasından korkmalıdır!..

Zaman akıyor!..

Hiç yorum yok: